Sayfa İçindekiler
ToggleVarikosel, erkeklerde testislerin çevresindeki damarların anormal şekilde genişlemesiyle oluşur. Bu durum, damarlar içindeki kan akışındaki problemlerden kaynaklanır ve bacaklardaki varislere benzer. Genellikle testislerde ağrı, şişlik ve rahatsızlık ile belirti verir. Ayrıca kısırlık sorunlarına, özellikle düşük sperm sayısı ve hareketliliğine yol açabilir. Varikosel, genelde fiziksel muayene ve valsalva manevrası gibi yöntemlerle teşhis edilir.
Tedavi çoğunlukla cerrahi müdahale gerektirir. Cerrahi, genişlemiş damarların bağlanarak veya kesilerek kanın testislerden geri dönüşünü engeller ve bu da sperm üretimi ve kalitesinde iyileşmeye yardımcı olabilir. Ameliyat sonrası, testislerin desteklenmesi için özel iç çamaşırları giyilmesi ve şişliği azaltmak için soğuk kompres uygulanması tavsiye edilir.
Bir diğer seçenek olan varikosel embolizasyonu, minimal invaziv bir işlem olup lokal anestezi altında radyolojik tekniklerle yapılır. Bu işlem sırasında, problemli damarlara kan akışını kesintiye uğratacak maddeler enjekte edilir. Embolizasyon, cerrahiye kıyasla daha hızlı iyileşme süreci sunar ve anestezi ile ilişkili riskleri azaltır.
Varikosel önlemek çoğu zaman mümkün olmaz ancak belirtileri hafifletmek için bazı yaşam tarzı değişiklikleri faydalı olabilir. Bunlar arasında düzenli egzersiz yapmak, ideal kiloda kalmak, sağlıklı beslenmek, stresten kaçınmak ve dar giysilerden uzak durmak yer alır.
Tedavi ne olursa olsun, varikosel tekrarlayabilir ve tekrar tedavi gerektirebilir. Varikosel daha önce cerrahi ile tedavi edilmişse, embolizasyon hala bir seçenektir. Embolizasyondan sonra varikosel tekrarlarsa, genellikle embolizasyon tekrarlanabilir. Tekrarlayan embolizasyon başarısız olursa, yine de cerrahi müdahale de yapılabilir.
Varikosel embolizasyonu genellikle sedasyon ve lokal anestezi altında ayaktan gerçekleştirilir. Küçük bir kateter (tüp), çok küçük bir cilt kesisi aracılığıyla kasık veya boyun damarından yerleştirilir. Bu tüp, X-ışını rehberliğinde varikosel damarına ilerletilir. Kateterin konumu teyit edilene kadar küçük miktarlarda X-ışını boyası (kontrast) enjekte edilir. Daha sonra, damarı tıkamak ve varikoseldeki geri akışı veya basıncı durdurmak için kullanılan, paslanmaz çelik veya platin gibi malzemelerden yapılmış minik bobinler, balonlar veya diğer malzemeler damara yerleştirilir. Kan, testisten diğer normal yollarla çıkabilir. Etkilenen damarda akış olmadığı teyit edildiğinde, kateter çıkarılır.
Embolizasyonla %90 başarı oranı elde edilmekte ve başarılı olanların yaklaşık %10’unda geç dönemde tekrarlama görülebilmektedir. Bu sonuçlar, daha invaziv cerrahi tekniklerle elde edilen sonuçlarla aynıdır. Varikosel embolizasyonu 25 yılı aşkın süredir uygulanmakta olup mükemmel uzun vadeli güvenlik kaydına sahiptir. Güvenliği ve etkinliği, çok büyük çalışmalarla gösterilmiştir.
Her tedavi gibi, bu işlemle ilişkili potansiyel komplikasyonlar mevcuttur. Giriş yerinde morarma, hafif bel ağrısı veya nadiren bulantı gibi küçük komplikasyonlar meydana gelebilir. Cerrahi ile ilişkili hidrosel (testislerde sıvı toplanması), enfeksiyon veya testis kaybı gibi komplikasyonlar, embolizasyon işlemiyle son derece nadirdir.
Embolizasyon cinsel işlevi etkilemez. Cinsel aktivite embolizasyondan bir gün sonra yeniden başlatılabilir. Ancak, spermin olgunlaşması yaklaşık üç ay sürdüğü için, fertilite (doğurganlık) üzerindeki iyileşme üç ay veya daha uzun sürebilir.
Telefon: 0232 398 3700 İç Hat: 55387
İzmir Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi – Girişimsel Radyoloji Kliniği
Uz.Dr. Mehmet Hakan PIÇAK
1986 yılında Elbistan’da doğmuştur. 2010 yılında İstanbul Tıp Fakültesinden mezun oldu. 2015 yılında İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesinden Radyoloji ihtisasını aldı. 2015-2017 yılları arasında Tatvan Devlet Hastanesinde zorunlu hizmetini yapmıştır. 2018 yılından itibaren İzmir Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Girişimsel Radyolog olarak çalışmaktadır.
İzmir Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi – Girişimsel Radyoloji Kliniği
0232 398 3700 – İç Hat:55387
info@girisimsel.com.tr