Pazartesi- Cuma 09.00 - 16.00 0232 398 3700 – İç Hat:55387 Uz.Dr. Mehmet Hakan PIÇAK
Minimal İnvaziv
Ameliyatsız, Kesi yok
Görüntüleme Eşiliğinde
Hassas müdahale
Yenilikçi
İnovasyonla sürekli gelişim
Bize Ulaşın

Pelvik Konjesyon Sendromu Ameliyatsız Tedavisi

Pelvik konjesyon sendromu, özellikle çok doğum yapmış üreme çağındaki kadınlarda görülen, pelvik bölgedeki venöz yapıların anormal genişlemesi ile karakterize bir durumdur. Belirtiler arasında uzun süreli pelvik ağrı, adet sancıları, cinsel ilişki sırasında ağrı, kronik yorgunluk ve hassas barsak sendromu bulunur. Ağrıyı vücudunuzun sol tarafında (en yaygın), sağ tarafında veya her iki tarafında fark edebilirsiniz. Ağrı, genellikle gebelik sırasında veya sonrasında başlar ve gelecekteki gebeliklerle kötüleşebilir. Tanı süreci, semptomların değerlendirilmesi, fizik muayene ve çeşitli görüntüleme testleriyle gerçekleştirilir. Görüntüleme testleri arasında ultrason, MR ve anjiyografi yer alabilir.

Kimleri etkiler?

Eğer 20 ile 45 yaş arasındaysanız ve birden fazla kez doğum yapmışsanız pelvik konjesyon sendromuna sahip olma ihtimaliniz daha yüksektir. Diğer risk faktörleri arasında varisler, ailede varis öyküsü ve polikistik over sendromu (PCOS) bulunur. Menopoz geçiren kişilerde pelvik konjesyon sendromu nadirdir.

Pelvik konjesyon sendromu ne kadar yaygındır?

Yaklaşık olarak jinekolojik ziyaretlerin %40’ı kronik pelvik ağrı şikayetleriyle ilgilidir. Bu durumların yaklaşık %30’unun pelvik konjesyon sendromu ile ilişkili olduğu tahmin edilmektedir.

Tedavi yöntemleri arasında ilaç tedavisi, embolizasyon ve nadiren cerrahi müdahale bulunur. İlaç tedavisi, ağrıyı hafifletmek için ağrı kesiciler ve anti-inflamatuar ilaçları içerebilir. Radyolojik girişimlerden embolizasyon, anormal venöz yolların kapatılması veya daraltılmasını amaçlar ve sıklıkla tercih edilen bir yöntemdir. Cerrahi müdahale, diğer tedavi seçenekleri başarısız olduğunda veya semptomlar çok şiddetliyse düşünülebilir​.

Transkateter pelvik ven embolizasyonu, pelvik konjesyon sendromunun tedavisinde sıkça kullanılan minimal invaziv bir işlemdir. Bu işlem, anormal genişlemiş pelvik venlerin tıkanmasını veya kapatılmasını amaçlar. Lokal anestezi veya hafif sedasyon altında gerçekleştirilen bu işlem sırasında, kateter ve tel yoluyla pelvik venlere erişilir, anormal venöz yollar kontrast madde ile görüntülenir ve embolizasyon malzemesi kullanılarak bu damarlar tıkanır​.

Pelvik konjesyon sendromunun (PKS) tedavisi, hem klinik bulgular hem de tedavi yöntemleri açısından karmaşıklık arz edebilir. Literatürde PKS tedavisi için çeşitli yöntemler tarif edilmiş olup, bu tedavilerin seçimi hastanın semptomlarının şiddetine, tedaviye verdiği yanıta ve kişisel tercihlere bağlı olarak değişkenlik göstermektedir.

1. Medikal Tedavi:

Medikal tedavi, genellikle hafif semptomları olan hastalarda ilk adım olarak değerlendirilir. Ağrı yönetimi için non-steroidal anti-inflamatuar ilaçlar (NSAID’ler) ve hormon terapileri gibi seçenekler bulunmaktadır. Hormon terapileri, özellikle östrojen ve progesteron seviyelerinin düzenlenmesi yoluyla venöz distansiyonu azaltmayı hedefler. Ancak, hormon terapisinin uzun süreli etkileri ve potansiyel yan etkileri göz önünde bulundurulmalıdır.

2. Girişimsel Radyoloji:

Pelvik ven embolizasyonu (PVE), PKS tedavisinde önemli bir yer tutan girişimsel bir yöntemdir. Bu prosedürde, genişlemiş venöz yapılar bir kateter aracılığıyla embolize edilerek kan akışı kesilir. Embolizasyon işlemi, genellikle lokal anestezi altında gerçekleştirilir ve minimal invazivdir. Embolizasyonun etkinliği, semptomların azalması ve yaşam kalitesindeki iyileşme ile değerlendirilir.

3. Cerrahi Tedavi:

Cerrahi seçenekler, diğer tedavi yöntemlerine yanıt vermeyen veya şiddetli semptomları olan hastalarda değerlendirilir. Ligasyon ve venöz rezeksiyon gibi cerrahi prosedürler, genişlemiş venlerin bağlanması veya çıkarılmasını içerir. Cerrahi yaklaşımlar, genellikle daha invaziv olmaları ve daha uzun iyileşme süreçleri gerektirmeleri nedeniyle daha az tercih edilir.

4. Yaşam Tarzı Değişiklikleri ve Destekleyici Tedaviler:

PKS tedavisinde yaşam tarzı değişiklikleri ve destekleyici tedaviler de önemli bir yer tutar. Fiziksel aktivitenin artırılması, kilo yönetimi ve kompresyon çorapları gibi destekleyici önlemler semptomların hafifletilmesine yardımcı olabilir. Ayrıca, pelvik taban fizyoterapisi ve psikolojik destek de semptomların yönetiminde etkili olabilir.

Randevu Alın

Telefon: 0232 398 3700  İç Hat: 55387

İzmir Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi – Girişimsel Radyoloji Kliniği

Uz.Dr. Mehmet Hakan PIÇAK

    Doktorlarımız

    Dr Mehmet Hakan PIÇAK

    Uzm. Dr. Mehmet Hakan PIÇAK

    Radyoloji Uzmanı

    1986 yılında Elbistan’da doğmuştur. 2010 yılında İstanbul Tıp Fakültesinden mezun oldu. 2015 yılında İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesinden Radyoloji ihtisasını aldı. 2015-2017 yılları arasında Tatvan Devlet Hastanesinde zorunlu hizmetini yapmıştır. 2018 yılından itibaren İzmir Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Girişimsel Radyolog olarak çalışmaktadır.