Pazartesi- Cuma 09.00 - 16.00 0232 398 3700 – İç Hat:55387 Uz.Dr. Mehmet Hakan PIÇAK
Minimal İnvaziv
Ameliyatsız, Kesi yok
Görüntüleme Eşiliğinde
Hassas müdahale
Yenilikçi
İnovasyonla sürekli gelişim

Adet Döneminde Artan Pelvik Ağrı ve Varisler: Nedenleri, Tedavisi ve Kliniğimizdeki Yaklaşım

Menstruasyon Döngüsü ve Pelvik/Karın Varis Bağlantısı Nedir?

Adet döngüsü boyunca vücudumuzda sadece üreme sistemi değil, damar sistemi de değişiklikler yaşar. Özellikle östrojen ve progesteron hormonlarındaki dalgalanmalar, damar duvarlarının gevşemesine ve toplardamarlardaki kanın daha kolay göllenmesine neden olabilir.

Bu durum, halihazırda varis problemi olan veya pelvik bölgede damar genişlemesi bulunan kadınlarda şikâyetleri belirgin şekilde artırır. Günlük hayatta fark edilen şu değişimler tipiktir:

  • Damarların daha belirginleşmesi

  • Ağrı, ağırlık hissi veya dolgunlukta artış

  • Özellikle karın alt bölgesinde baskı hissi

Kısacası, menstruasyon döngüsü boyunca hormonal etkiler damar sağlığını doğrudan etkileyebilir ve var olan damar sorunlarını geçici olarak daha hissedilir hale getirebilir.

kronik pelvik agri pelvik konjesyon sendromu ve varisler

Varisler Neden Adet Döneminde Kötüleşir?

Bunun temel nedeni, adet öncesi dönemde progesteron hormonunun damar duvarını gevşetici etkisidir. Progesteron seviyeleri arttığında damarlar esner, damar içi kapakçıklar daha kolay yetersiz hale gelir ve toplardamarlarda kan göllenir.

Pelvik veya bacak varisleri olan kadınlarda bu etki şu sonuçları doğurur:

  • Artan damar basıncı: Gün içinde şişlik, akşam saatlerinde belirginleşen ağırlık hissi

  • Dolaşımın yavaşlaması: Ağrı, sızlama ve bazen kramplar

  • Pelvik bölge varislerinde ağrı: Özellikle ayakta kalındığında veya uzun süre oturulduğunda belirginleşir

Adet dönemi bittiğinde hormon seviyeleri normale döner ve damar duvarları yeniden toparlanır. Ancak pelvik konjesyon sendromu gibi kronik damar sorunlarında bu şikâyetler tamamen kaybolmaz, sadece hafifler. Bu nedenle, adet döneminde belirginleşen ağrı ve damar şikâyetleri göz ardı edilmemeli, altta yatan venöz sorun araştırılmalıdır.

varis ağrısı

Hormonal Etkiler: Östrojen ve Progesteron Damar Sağlığını Nasıl Etkiler?

Hormonlarımız damar sağlığımızın sessiz yöneticileridir. Özellikle kadınlarda östrojen ve progesteron, damar duvarı ve damar içi kapakçıkların çalışması üzerinde doğrudan etkiye sahiptir.

  • Östrojen, damar iç yüzeyini (endotel) korur ve damar tonusunu dengeler. Ancak adet döngüsü boyunca seviyesindeki dalgalanmalar, damar geçirgenliğini etkileyebilir.

  • Progesteron, damar düz kaslarını gevşetir. Bu, bazı durumlarda faydalı olsa da, kapakçık fonksiyonlarını zayıflatıp kanın geri kaçmasına zemin hazırlayabilir.

Bu hormonal dalgalanmalar; özellikle zaten kapakçık yetmezliği veya damar genişlemesi olan kadınlarda, adet öncesi dönemde şikâyetlerin neden belirginleştiğini açıklar. Dolayısıyla, damar sağlığı ile hormonal döngü arasındaki ilişki göz ardı edilmemelidir.

Pelvik Varis ve Adet İlişkisi: Rahatsızlığın Altta Yatan Sebebi

Pelvik konjesyon sendromu (PKS), pelvik toplardamarlarda genişleme ve kan göllenmesi ile karakterize bir durumdur. Bu damarlar genişlediğinde, basınç çevredeki sinirlere ve dokulara yansır; ortaya künt, baskı tarzında ve gün içinde artan bir ağrı çıkar.

Adet döneminde bu tablo genellikle daha da kötüleşir. Bunun başlıca nedenleri:

  • Hormon etkisi: Progesteronun damar duvarını gevşetmesi

  • Artan damar geçirgenliği: Östrojen dalgalanmalarının etkisiyle ödem ve basınç artışı

  • Pelvik dolaşımın yavaşlaması: Kan göllenmesi daha belirgin hale gelir

Sonuç olarak, PKS’li kadınlar adet döneminde karın alt bölgesinde daha şiddetli ağrı, dolgunluk ve bazen bel–uyluk hattına yayılan sızlamalar yaşayabilir. Bu nedenle adet döneminde şiddetlenen karın altı ağrıları “normal regl sancısı” olarak görülüp geçiştirilmemeli, pelvik varis olasılığı mutlaka değerlendirilmelidir.

Semptomlarla Baş Etme Yolları: Dönem Boyunca Ne Yapılabilir?

Adet döneminde varis veya pelvik konjesyon kaynaklı şikâyetleri tamamen ortadan kaldırmak her zaman mümkün olmayabilir, ancak basit önlemlerle belirgin şekilde hafifletilebilir:

  • Bacak ve pelvik dolaşımı rahatlatmak: Mümkün oldukça gün içinde kısa aralıklarla uzanmak, bacakları hafif yukarı kaldırmak.

  • Kompresyon çorapları: Özellikle bacak varisleri eşlik ediyorsa, uygun basınçta tıbbi varis çorapları gün boyu dolaşımı destekler.

  • Hafif egzersiz: Yürüyüş, düşük tempolu yoga veya pelvik bölgeyi hareketlendiren esneme hareketleri kan akışını hızlandırır.

  • Soğuk uygulama: Kasık veya bacak bölgesine yapılan kısa süreli soğuk uygulamalar damar çapını daraltarak rahatlama sağlayabilir.

  • Tuz tüketimini azaltma: Fazla tuz ödemi artırır; özellikle adet öncesi dönemde tuz kısıtlaması şikâyetleri hafifletebilir.

Bu önlemler, adet dönemi boyunca şikâyetleri hafifletmeye yardımcı olur ancak kalıcı çözüm için altta yatan damarsal problemin tedavi edilmesi gerekir.

Ne Zaman Uzman Görüşü Alınmalı?

Bazı kadınlarda adetle birlikte başlayan şikâyetler, dönem bitince tamamen kaybolur. Ancak aşağıdaki durumlarda vakit kaybetmeden uzman değerlendirmesi gerekir:

  • Ağrılar adet dışında da devam ediyorsa

  • Şikâyetler her ay daha da şiddetleniyorsa

  • Karın alt bölgesinde baskı, dolgunluk hissi ile birlikte bacak veya kasık bölgesinde varisler oluşuyorsa

  • Cinsel ilişki sonrası pelvik ağrı ya da uzun süreli oturma–ayakta kalma sonrası belirginleşen rahatsızlık varsa

Bu belirtiler, basit regl sancısından farklıdır ve çoğu zaman pelvik varisler gibi tedavi edilebilir bir sorunun habercisidir.
Girişimsel radyoloji ile yapılan embolizasyon tedavisi sayesinde bu tür ağrılar ameliyatsız, hızlı ve güvenli bir şekilde ortadan kaldırılabilir.

Kliniğimizde Bu Konuda Neler Yapıyoruz?

Kliniğimizde, adet döneminde artan pelvik ağrı ve varis şikâyetlerini sadece yüzeysel olarak değil, altta yatan damarsal sebebiyle birlikte ele alıyoruz.

İlk adım olarak, hastalarımızdan detaylı bir öykü alıyor ve şikâyetlerinin döngüsel özelliklerini değerlendiriyoruz. Ardından, renkli Doppler ultrason ve gerektiğinde MR/BT venografi ile pelvik damarların haritasını çıkarıyoruz. Bu sayede hem ana damarlar hem de kaçak yapabilecek yan damarlar net şekilde ortaya konuyor.

Tedavi sürecinde:

  • Ameliyatsız embolizasyon yöntemi ile reflü yapan damarları özel materyallerle kapatıyoruz.

  • Gerektiğinde hem overyan venleri hem de pelvik bölgedeki varis havuzlarını hedefleyerek nüks ihtimalini en aza indiriyoruz.

  • İşlemleri çoğunlukla tek damar girişinden, lokal anestezi altında ve hastayı uyutmadan gerçekleştiriyoruz.

  • Hastalarımızın büyük çoğunluğu aynı gün taburcu oluyor ve kısa sürede günlük hayatlarına dönüyor.

Bizim için en önemli nokta, tedavinin sadece şikâyetleri azaltması değil, tekrar eden ağrı ve yaşam kalitesi kaybını kalıcı olarak önlemesidir.

Dr Mehmet Hakan PIÇAK

Uzm. Dr. Mehmet Hakan PIÇAK

Radyoloji Uzmanı

1986 yılında Elbistan’da doğmuştur. 2010 yılında İstanbul Tıp Fakültesinden mezun oldu. 2015 yılında İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesinden Radyoloji ihtisasını aldı. 2015-2017 yılları arasında Tatvan Devlet Hastanesinde zorunlu hizmetini yapmıştır. 2018 yılından itibaren İzmir Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Girişimsel Radyolog olarak çalışmaktadır.

Girişimsel radyolojinin hassasiyetini kullanarak, hastalarımı ameliyatsız, etkili ve bireye özel çözümlerle sağlığına kavuşturmak için her gün daha iyisini yapmaya çalışıyorum.

    İlgili Yazılar

    Cevap Yazın