Pazartesi- Cuma 09.00 - 16.00 0232 398 3700 – İç Hat:55387 Uz.Dr. Mehmet Hakan PIÇAK
Minimal İnvaziv
Ameliyatsız, Kesi yok
Görüntüleme Eşiliğinde
Hassas müdahale
Yenilikçi
İnovasyonla sürekli gelişim

Rahim Koruyucu Miyom Tedavisi: Ameliyatsız Embolizasyon

Miyom Nedir ve Hangi Sorunlara Yol Açar?

Miyomlar, rahmin kas tabakasından gelişen ve kadınlarda en sık görülen iyi huylu tümörlerdir. Kansere dönüşme ihtimalleri yok denecek kadar azdır; ancak bazı kadınlarda ciddi şikâyetlere yol açabilirler.

Miyomların yol açabileceği başlıca sorunlar:

  • Şiddetli ve uzun süren adet kanamaları: Kansızlık ve halsizlikle sonuçlanabilir.

  • Ağrı ve bası hissi: Kasık bölgesinde dolgunluk, karında şişlik ya da bel ağrısı görülebilir.

  • Sık idrara çıkma veya kabızlık: Büyük miyomların mesane ve bağırsaklara bası yapmasıyla ortaya çıkar.

  • Gebelikle ilgili sorunlar: Rahim iç boşluğunu bozan miyomlar embriyonun tutunmasını zorlaştırabilir, düşük riskini artırabilir.

  • Estetik kaygı: Karında şişlik ve belirgin kitle hissi kadınların yaşam kalitesini etkileyebilir.

Her miyom aynı şekilde davranmaz. Bazıları sessizce dururken, bazıları hızlı büyüyerek ciddi şikâyetlere neden olabilir. Bu yüzden her miyom için kişiye özel bir değerlendirme gerekir.

Rahmi Korumak Neden Önemlidir?

Miyom tedavisinde en çok sorulan sorulardan biri şudur: “Rahmim alınmak zorunda mı?”

Rahim yalnızca doğum yapmaya yarayan bir organ değildir. Kadının hormonal dengesi, cinsel sağlığı ve psikolojik iyi oluşu açısından da önemlidir. Bu nedenle rahmi koruyabilmek, kadınlar için büyük bir avantajdır.

  • Çocuk sahibi olmayı planlayan kadınlar için: Rahmin korunması, gebelik şansını devam ettirmek açısından hayati öneme sahiptir.

  • Menopoz öncesi dönemdeki kadınlar için: Rahim alınmasa da hormonlar normal şekilde çalışmaya devam eder ve kadın kendini daha doğal hisseder.

  • Psikolojik açıdan: Pek çok kadın rahminin korunmasını, “kadınlık kimliğinin” bir parçası olarak görür ve bu durum özgüveni olumlu etkiler.

📌 İşte bu yüzden, ameliyatsız miyom embolizasyonu gibi rahim koruyucu yöntemler, kadınların hem sağlık hem de yaşam kalitesi açısından güçlü bir alternatifi olarak öne çıkmaktadır.

Ameliyatsız Miyom Tedavisi: Embolizasyon Nedir?

Miyom embolizasyonu, rahimdeki miyomları küçültmek ve şikâyetleri gidermek için geliştirilmiş modern ve ameliyatsız bir tedavi yöntemidir. İşlem, anjiyo yöntemiyle yapılır.

  • Kasık ya da bilekten ince bir kateterle damar içine girilir.

  • Rahmi besleyen atardamarlar görüntülenir.

  • Sadece miyomu besleyen damarlar, özel mikron boyutunda taneciklerle tıkanır.

  • Böylece miyom oksijensiz kalarak küçülür, şikâyetler zamanla azalır.

📌 En önemli nokta: Rahim korunur, sadece miyom hedef alınır.
Yani ameliyatla rahmi almak (histerektomi) zorunda kalmadan, miyomdan kurtulmak mümkündür.

Bu işlem sırasında herhangi bir kesi veya dikiş yapılmaz, genel anestezi gerekmez. Çoğu zaman işlemden sonra hasta 1 gün hastanede kalır ve kısa sürede normal hayatına geri döner.

ameliyatsız miyom embolizasyonu

Kimler İçin Uygundur?

Miyom embolizasyonu, birçok hastada etkili ve güvenli bir seçenek olsa da, herkes için aynı derecede uygun olmayabilir. Genel olarak şu durumlarda tercih edilir:

  • Şiddetli ve kontrol edilemeyen adet kanamaları olanlar

  • Kasık ağrısı ve karında bası şikâyeti yaşayanlar

  • Çocuk sahibi olmayı planlayan ve rahmini korumak isteyen kadınlar

  • Açık ameliyat olmak istemeyen veya cerrahiye engel sağlık sorunları olanlar

  • Çoklu miyomu olan hastalar (birden fazla miyomun aynı anda küçültülmesi mümkündür)

Buna karşılık, çok küçük ve şikâyet yapmayan miyomlarda ya da gebelik planı çok yakın olan hastalarda farklı yaklaşımlar tercih edilebilir. Bu yüzden her hasta, ultrason ve MR ile ayrıntılı olarak değerlendirilir ve tedavi kararı kişiye özel verilir.

Miyom Embolizasyonu Hakkında Merak Edilenler

Embolizasyon Süreci Adım Adım

Miyom embolizasyonu süreci, hastalarımız için olabildiğince konforlu ve güvenli olacak şekilde planlanır. Adım adım neler yaşandığını şöyle özetleyebiliriz:

  1. Hazırlık: İşlem öncesi rutin kan tahlilleri yapılır. Hasta genellikle işlem günü aç gelir.

  2. Girişim: Hasta anjiyo ünitesine alınır, kasık ya da bilekten damar yoluyla ince bir kateter yerleştirilir.

  3. Damar Haritalaması: Özel kontrast madde verilerek miyomu besleyen damarlar görüntülenir.

  4. Embolizasyon: Miyomu besleyen damarların içine mikron boyutunda özel tanecikler gönderilir. Böylece miyoma giden kan akımı durdurulur.

  5. Kontrol: İşlemin sonunda damarlar tekrar görüntülenerek miyomun kanlanmasının kesildiği teyit edilir.

İşlem ortalama 1 saat sürer. Genel anesteziye gerek yoktur; hasta işlem boyunca uyanık olur ama konforu için sakinleştirici ilaçlar verilir.

📌 En güzel tarafı: İşlem sırasında rahme ya da vücuda herhangi bir kesi yapılmaz. Sadece iğne deliği kadar küçük bir giriş olur.

İşlem Sonrası İyileşme ve Takip

Embolizasyon sonrası hastalarımızın iyileşme süreci genellikle hızlı ve rahattır:

  • Hastanede kalış: Çoğu hasta sadece 1 gün gözlem altında tutulur.

  • Ağrı kontrolü: İşlem sonrası ilk günlerde adet sancısına benzer ağrılar olabilir. Bunlar ağrı kesici ilaçlarla kolayca kontrol altına alınır.

  • Günlük hayata dönüş: Hastalarımız birkaç gün içinde işine ve normal yaşamına geri döner.

  • Miyomların küçülme süreci: İlk aylardan itibaren kanama, ağrı ve bası şikâyetleri belirgin şekilde azalır. Miyomlar zamanla küçülmeye devam eder.

  • Kontrol programı: İlk kontrol genellikle 3-4. aylarda yapılır. Gerekirse 6. ve 12. aylarda ultrason veya MR ile ek takip yapılır.

📌 Uzun vadede miyomlar küçülürken, hastanın yaşam kalitesi belirgin şekilde artar. Çoğu kadın, işlem sonrası adetlerinin normale döndüğünü ve karın/ kasık şikâyetlerinin kaybolduğunu ifade etmekteler.

Miyom Embolizasyonunun Avantajları

Miyom embolizasyonu, rahim koruyucu ve ameliyatsız bir yöntem olduğu için birçok açıdan klasik cerrahiye göre öne çıkar. Hastaların en çok merak ettiği noktaları şöyle özetleyebiliriz:

  • Rahim korunur: Histerektomi gibi rahmin alınmasına gerek kalmaz. Bu, hem doğurganlığı hem de kadının yaşam kalitesini korumak açısından büyük avantajdır.

  • Kesi ve dikiş yoktur: İşlem yalnızca iğne deliği büyüklüğünde bir girişle yapılır, vücutta iz kalmaz.

  • Kısa iyileşme süresi: Çoğu hasta birkaç gün içinde günlük yaşamına döner, iş gücü kaybı minimaldir.

  • Kan kaybı riski düşüktür: Açık cerrahiye kıyasla kanama ve kan transfüzyonu ihtimali oldukça azdır.

  • Aynı anda çoklu miyom tedavisi: Birden fazla miyomu olan hastalarda tek işlemle tüm miyomlar küçültülebilir.

  • Yüksek başarı oranı: Kanama, ağrı ve bası şikâyetlerinde belirgin düzelme sağlanır.

📌 Sonuç olarak miyom embolizasyonu, ameliyat olmak istemeyen ya da rahmini korumak isteyen kadınlar için güvenli, etkili ve modern bir tedavi seçeneğidir.

Güncel Bilimsel Veriler Ne Diyor?

Kılavuzların ortak mesajı: Tedavi mutlaka kişiye özel planlanmalı; rahmi koruyan seçenekler (özellikle miyom embolizasyonu) uygun hastada güçlü bir alternatiftir.

  • ACOG 2021 – Practice Bulletin No.228: Semptomatik miyomlarda miyomektomi ve uterin arter embolizasyonu (UAE) paylaşımlı kararla ilk seçenekler arasında; submüköz miyomlarda histeroskopik çıkarım vurgulanır. ACOG PB 228. ACOG+1

  • NICE NG88 (HMB, güncel): ≥3 cm miyomu olan hastalarda UAE, miyomektomi veya histerektomi seçenekleri hasta öncelikleriyle birlikte tartışılmalı; histerektomi yalnız “kanama var” diye ilk basamak olmamalıdır. NICE NG88. NICE+1

  • ESGE “Good Practice” (2024): Submüköz miyomlarda histeroskopik miyomektomi ilk tercihtir; uygun olmayan olgularda uterus koruyucu alternatifler değerlendirilmelidir. ESGE Good Practice – Histeroskopik Miyomektomi. PMC

Randomize çalışmalar ve uzun dönem izlem:

  • FEMME RCT: 2. yılda yaşam kalitesi miyomektomide daha iyi; 4. yılda fark istatistiksel anlamını yitiriyor. Gebelik sayıları düşük olduğundan doğurganlık üzerine kesin hüküm verilemiyor. FEMME (BJOG/HTA yayını). PubMed

  • EMMY (10-yıl): UAE yapılan hastaların yaklaşık üçte ikisi uzun vadede histerektomiden kaçınıyor; memnuniyet ve yaşam kalitesi yüksek. EMMY 10-yıl. PubMed

Güncel sistematik derlemeler/meta-analizler:

  • 2024 Scientific Reports meta-analizi: UAE; erken komplikasyon, hastanede kalış ve maliyet açısından avantajlı; ancak yeniden girişim/histerektomi ihtiyacı uzun vadede daha yüksek olabilir. Scientific Reports 2024. Nature+1

  • 2024 geniş meta-analiz (PMC): ~196.000 hasta; miyomektomi, re-intervansiyon oranını UAE’ye kıyasla daha fazla azaltır; yaşam kalitesi kazanımları benzer raporlanır. Meta-analiz 2024 (PMC). PMC

Kısacası: Kılavuzlar ve çalışmalar, UAE ile miyomektominin etkinlikte yakın, avantaj profillerinde ise farklı olduğunu gösteriyor. Rahmi korumak, hızlı toparlanmak ve çoklu/intramural miyom yükünü tek seferde hedeflemek isteyen hastada embolizasyon öne çıkarken; belirgin tek miyom ve yakın gebelik planı olan bazı hastalarda miyomektomi daha uygun olabilir. En doğru karar; şikâyet düzeyi, miyom haritası (USG/MR) ve doğurganlık hedefleri birlikte değerlendirilerek verilir. NICE+2NICE+2

Kliniğimizde Rahim Koruyucu Yaklaşım

Dr Mehmet Hakan PIÇAK anjiyo odasıİzmir’de, Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi Girişimsel Radyoloji Kliniği olarak miyom tedavisinde önceliğimiz her zaman rahmi korumaktır.

Hastalarımız ilk görüşmeye ellerindeki tüm tetkiklerle (ultrason, MR, kan sonuçları) gelir. Gerektiğinde kliniğimizde tekrar ultrason yapılır, miyomun yerleşimini daha iyi anlamak için MR ile detaylı haritalama yapılır.

Uz. Dr. Mehmet Hakan Pıçak tarafından uygulanan miyom embolizasyonu işlemlerinde:

  • Miyomu besleyen damarlar seçici olarak kapatılır, rahmin genel kanlanması korunur.

  • İşlem çoğu zaman 1 gün hastanede yatış ile tamamlanır.

  • İşlem sonrası düzenli kontrollerle miyomların küçülme süreci ve şikâyetlerin düzelmesi yakından takip edilir.

Kliniğimizin en büyük farkı, her hastaya kişiye özel tedavi planı yapmamızdır. Yani iki hastanın miyomu aynı boyutta olsa bile, şikâyetleri, çocuk sahibi olma planları ve genel sağlık durumları farklıysa tedavi planı da farklı olur.

Dr Mehmet Hakan PIÇAK

Uzm. Dr. Mehmet Hakan PIÇAK

Radyoloji Uzmanı

1986 yılında Elbistan’da doğmuştur. 2010 yılında İstanbul Tıp Fakültesinden mezun oldu. 2015 yılında İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesinden Radyoloji ihtisasını aldı. 2015-2017 yılları arasında Tatvan Devlet Hastanesinde zorunlu hizmetini yapmıştır. 2018 yılından itibaren İzmir Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Girişimsel Radyolog olarak çalışmaktadır.

Girişimsel radyolojinin hassasiyetini kullanarak, hastalarımı ameliyatsız, etkili ve bireye özel çözümlerle sağlığına kavuşturmak için her gün daha iyisini yapmaya çalışıyorum.

    İlgili Yazılar

    Cevap Yazın